Ana içeriğe atla

Multi Tasking zekilik göstergesi yada verimliliği artıran bir yetenek değil...

Merhaba

Uzun zamandır alıntılar ve güncel haberleri paylaşarak sürdürdüğüm yayınları artık kendi dökümanlarım ve makalelerim ile devam ettirmeye karar verdim ve başlangıç olarak bu konuyu seçmem tesadüf değil inanın :)

Nedir bu multitasking ? Bir çoğumuz zaten bunun ne olduğunu biliyoruz. İş veren tarafından her işi bir kişiye yıkma maliyetten kaçınma anlamına gelen bu kelime çalışan için ise bambaşka bir anlamda "Abi benim işim değil bu" :)

Kabul etmek gerekirse tam manası ile bu değil çünkü yaptığımız iş ile alakalı birden fazla talep gelmesi durumunda eş zamanlı iş yürütmeye multitasking diyoruz yani her işi aynı anda yürütmeye çalışma. Bu eskiden CV lerde aranan bir nitelikti ama dünya geneli yapılan araştırmalar artık bunun tam tersini söylüyor.

Bir çalışan gün içerisinde birden fazla göreve odaklanmaya çalıştığında bunların tamamlanma süreçlerinin uzadığını ve ortalama %40 ile %50 aralığında performans ve verimliliği azalttığı görülmüştür.

Peki nasıl oluyor da aynı anda 5 iş yaptırırken verimlilik düşüyor ?

Kendimden örnek vermem gerekirse; Eş zamanlı olarak yürüttüğüm bir çok proje var. Bunlara personel yönetimi ve sürekli olarak tetikte olmak için yapılan kontroller. Aynı anda 3 iş artık rutin 5 in üzerindeki işler ise "biraz hareketli bir gün bu gün" dedirtecek kıvamlar tadlar bırakıyor ağzımda fakat "Multitasking verimliliği kısırlaştırıyor" yazısını okuduktan sonra yaptığım işlere hatta iş hayatımı gözden geçirince sonuçlandırmaktan uzaklaştığım o kadar çok iş olduğunu fark ettim.

Hemen telefonumun notlarını açıp aslında hemen sonuçlandırabileceğim en az 5 iş olduğunu fakat bunları neden beklettiğimi ve sürece yaydığımı kavramaya çalıştım. Multitasking e  kendinizi kaptırdığınızda otomatik olarak bir esneme payı yaratıyorsunuz kendinize. Örneğin imzalanması gereken bir evrak var elinizde ve Cuma günü son tarihi. Siz daha pazarteside olduğunuz için onu çarşamba perşembe ye kadar uzatıyorsunuz ve son gün ile işlem tarihi arasında bıraktığınız sürede krizi yönetebileceğinizi düşünüyorsunuz. Evet planlamada herhangi bir sorun yok fakat ya hesaba katmadığınız işler ? Çünkü multitasking e kendini alıştırmış birisi sürekli olarak araya iş almaya alışkındır ve  araya giren her iş finale yaklaşılmış her işin bitirilmesinde bir engeldir.

Bu şekilde sürekli araya giren işler, şunu da yapayım şu da aradan çıksın dediğimiz bütün işler performansı ve verimliliği arttırmıyor sadece o işe başlamış olmayı ve tam tersine verimliliği konsantrasyonu ve performansı yarı yarıya azaltıyor.

Oysa ki Singletask sonuç odaklı olduğu için bölünmenize ve olayın dışında kalmanıza engel olan bir çalışma sistemidir. Yaptığınız işin bütün detaylarını gözden geçirmenize olanak sağlar ve işinize daha hakim olursunuz. 3 gün sonrasına atacağınız işi önceliklerinize göre sıralayıp listeden eleyerek gidilen singletask işlerde başarı ve kontrol %40 daha fazla olduğu en önemlisi ise çalışan mutluluğunun seviyesinin %35 daha arttığını gözlemlemişler.

Büyük şirketlerin yöneticileri daha fazla verim ve performans almak için İK departmanlarını özellikle bu konuda uyarıyorlar çünkü bir kişiye artık 50 iş verip %50 performans almaktansa 25 iş vererek işine hakim kontrollü mutlu ve %100 performans alabilecekleri personel tercih ediyorlar.

Erdem Küçükıslıkcı

Kaynak Belirtmeden Alıntı Yapmayınız Lütfen.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Facebook ve diğer sosyal uygulamalar bizi dinliyor mu ?

Merhabalar  Bu konuyu Sayın Murat GÖÇE nin twitterda attığı bir gönderiden sonra yazmak istedim. Açıkcası uzun zamandır da gönderi paylaşmadığımı fark ettiğim tekrar bu mecrayı hareketlendirmek istedim.  Öncelikle sosyal medya uygulamalarından ve çalışma mantığından bahsetmek gerekirse; Öncelik olarak sizi yeni kişiler ile tanıştırmaktansa sizin tanıdığınız kişiler ile aynı ortamı kullanmayı hedeflerler. Bunu yapabilmek için kullandığınız sosyal medya uygulaması mobil ise telefon rehberinize yani kişilerinize veya mail adres defterinize erişmek ister. Bu uygulamayı mobil değilde masaüstü kullanmak isterseniz kayıt olurken kullandığınız mail adresinize yada diğer sosyal medya hesaplarınıza erişmek ister.  Ugulama öncelik olarak kendi bünyesinde sizinde iletişim halinde bulunduğunuz kişiler ile ortak alanı oluşturmak ve kendi veri tabanında mail yada telefon numarası olmayan kişileride uygulamayı kullanmak için davet sistemini kullanmanızı sağlamaktır. Çoğunluk olarak bu tü...

Girdiğimiz Siteler Takip mi Ediliyor?

Girdiğimiz Siteler Takip mi Ediliyor? Avrupa Birliği, internetin denetimi ile ilgili yakın zamanda uygulamaya giren yeni kurallar getirdi. En çok dikkat çeken maddelerin başında, internet sitelerinin 'cookies' yada 'çerezler' olarak bilinen ve kullanıcılara ait bilgileri kaydeden yazılım programlarını, siteyi ziyaret eden kişilerin bilgisayarlarına yüklemeden önce izin istemek zorunda kalmasını sağlayan madde var. Peki koskoca AB'nin internet sitlerinin çerezleri ile ne işi var da böyle bir zorunluluk getirdi? İnternet siteleri birkaç farklı sebepten ötürü bizim bilgisayarımızda bazı bilgileri tutuyor. Bunların içinde en önemlisi oturum bilgilerini saklamak. Facebook, tweeter veya mail siteleri gibi oturum açılan sitelerde ilk girişte sizden kullanıcı adı ve şifrenizi sorduktan sonra sizin siz olduğunuzu anlayabiliyor. Fakat daha sonraki yaptığınız her işlemde işlemi yapanın siz olup olmadığınızı tekrar sormuyor. Bir session bilgisi oluşturuyor ve bunu size gönderiy...

80'lerde reklamlar

Mintaxla Canım Mintaxla:  80'li yıllardaki eğlenceli reklamların kendine has yüzleri, şarkıları, dansları bir döneme damgasını vurdu. 80’lerde reklamların şimdikilere göre daha eğlenceli olduğunu düşünen bir kitle var. Haklılar mı, bilinmez ama kesin olan bir şey varsa o da o devrin reklam filmlerinin oldukça komik oldukları. Markaların ürünlerini tanıtmak için giriştikleri birbirinden ilginç çabalar, 80’li yıllarda çocuk olanların hala zihninde. Kendine has yüzleri, reklam kontrastındaki abartı, reklamlardaki karakterlerin üçte ikisinin bağırarak şarkı söylemesi o dönem reklamlarının olmazsa olmaz özelliklerinden. Fiyatı şöyle, temizliği böyle :) Örneğin o yılların ünlü TV dizisi Kuruntu Ailesi ile başlayan sonrasında Derya Alabora’nın da dâhil olduğu  Mintax  serisi gibi. “ Mintaxla Canım Mintaxla ” sloganı günümüzde bile efsane olmuş bir reklam terimi. Hatta yeni serileri bile çekildi. Bu kez düzenlemiş reklam şarkısı ile birlikte… Yine 80’li yılların en...